Suiçmez, rakamı “sefalet belgesi” olarak nitelendirerek, ekonomik yükün dar gelirli vatandaşlara kesildiğini vurguladı.

Suiçmez, yaptığı açıklamada, “İktidar tarafından açıklanan 2026 yılı asgari ücret rakamı, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik buhranın faturasının bir kez daha işçiye, emekçiye ve dar gelirliye kesildiğinin ilanıdır. Bu miktar bir geçim ücreti değil, milyonlarca vatandaşımızı sefalete mahkûm etme belgesidir” ifadelerini kullandı.

Milletvekili, söz konusu rakamın tarihimizde ilk kez açlık sınırının altında belirlendiğine dikkat çekerek, “Mutfaklardaki yangın her geçen gün büyürken, kiralar ödenemez noktaya gelmişken, temel gıda ürünlerine erişim imkânsızlaşırken işçimize reva görülen bu miktar, iktidarın halktan ne kadar kopuk olduğunu gösteriyor” dedi.

Suiçmez, iktidarın tercihini halk yerine sermaye ve yandaşlar yönünde kullandığını belirterek, “Saray’ın günlük harcamaları milyonları buluyor, bir avuç yandaş müteahhidin vergi borçları siliniyor; ama işçiye sıra gelince ‘kaynak yok’ deniyor. Bu bir sosyal cinayettir” değerlendirmesinde bulundu.

Milletvekili, açıklamasını, “28.075 TL demek; ‘Et yeme, süt içme, ısınma, sadece nefes al ama asla yaşama’ demektir. Bu modern bir kölelik düzenidir ve biz bu düzenine asla boyun eğmeyeceğiz” sözleriyle sürdürdü.

Suiçmez, 2026 yılı için halkın geçim yılı olmayacağını vurgulayarak, “2026 seçim yılı olacaktır. Halkın iktidarında, asgari ücret hem rakamsal hem de alım gücü olarak insan onuruna yakışır bir seviyeye çekilecek, vergi adaletsizliği son bulacak ve kimse yatağa aç girmeyecek” dedi.